Thursday, December 29, 2011

ÇARŞAMBA ÇALIŞKANLIĞI

Meral ve ben marulları şaşırttık.

 çalışkan çiftçi kardeşler; servet, tuğrul, pınar,melda , yasemen ve istiklal buğday ekimi için çapa yaptılar.
 ve
savurduk tohumları toprağa
 kurda, kuşa, aşa dedik
 istiklal harnup ağacımızı budadı.
 oya ve aysen abla (küçük deniz'in babaannesi)
ve küçük deniz buğday ayıklamaya
devam ettiler
 kaya odunluk yaptığımız eski kümesin
damını onardı
ve ilk mandalinamızı dalından koparıp
kardeşce paylaştık.
ben
ayşen  fotoğraf çekip
meral ile beraber ot topladım
ve otları tanımayı öğrendim.

Monday, December 19, 2011

BUĞDAY ÖYKÜSÜNE GİRİŞ

Bir buğday öyküsü anlatacağız; ama ben önce bir kaç kare paylaşmak istedim.
Altın sarı rengi ve ışığı buğdayın.



Öyküsü önümüzdeki zamanlarda bizde....

Wednesday, December 14, 2011

Yararlandığımız Tariflerden

 Topladığımız yeşil, alaca ve siyah zeytinleri farklı şekillerde işledik. Yeşil zeytinleri çekirdeği parçalamadan taşla ezerek kırma zeytin yaptık, alacaları üç yerinden çizdik. Hepsini elimizdeki en bol malzeme olan pet şişelere bastık, şişeleri çeşme suyuyla doldurduk, arada sırada -haftada bir, iki- sularını değiştirdik. Bir ay içinde zeytinlerin acısı gitmişti. Keyfe göre yağ-limon eklenerek hemen yenecek tuzsuz zeytinler hazırdı. 
 
Uzun süre saklanacaksa salamura edilmesi, tuzlu suda beklemesi gerekiyor: İri tuz eklenen kaynamış soğumuş suyla doldurulur şişeler, içine de küflenmemesi için bir gün tuza yatırılmış limon ya da turunç dilimi konur. Meraklısına not, suyu hiç değiştirilmez, biraz da tuz eklenirse zeytinler bir yıl saklanabilir.
 Siyah zeytinlerden de kuru ve yağlı sele yaptık. Kuru sele yaparken çuval, kasa ve bidon kullandık.  5kg zeytin için 1kg iri tuzu kat kat serip arada ters yüz edip karıştırdık. İlk hafta zeytin acı suyunu saldı, bir ay içinde yavaş yavaş kıvama gelmeye başladı. Bidonda yaptıklarımızı arada süzmek gerekti, diğerleri zaten leğene, brandaya saldılar sularını.
 Yağlı sele için tercih ettiğimiz tarif şu: 5kg zeytin için 1 su bardağı iri tuz, 1 su bardağı sirke, 1 su bardağı sıvı yağ, 1 su bardağı şeker. arada çalkalanır. İki ay içinde hazır olur. Oldu da. Bu yöntemde ölçüler çok değişken. Hiç şeker konmayabilir, sirkenin ölçüsü azalabilir, zeytinyağı zeytinleri fazla yumuşatır diye başka bitkisel yağlar konabilir. Biz tarife harfiyen uyduk. 

Biberiye (acı biber) turşusunu kurarken, her kavanoza saplarını koparıp irilerini deldiğimiz biberiyelerle beraber 10-15 nohut, sarımsak ve kereviz sapını gevşek yerleştirdik, 1 çorba kaşığı sirke ekledik, tuzla kaynamış, soğumuş suyu doldurduk. Arada bir çalkaladığımız turşu artık olmuştur ilk fırsatta tadacağız.

Elma sirkesi hala şarap gibi koksa da ben umutluyum. Rendelediğimiz elmalara su, biraz sirke, biraz şeker ekledik, kapağını olabildiğince açıp havalandırıyoruz. İstediğimiz gibi olursa, aynı posaya yeni su eklediğimizde bu sefer şeker yerine bal denenebilir.
 

Tohum toplarını arazide bulduğumuz kilden yapmaktayız. 1 ölçek tohuma 40 ölçek kil oranıyla, su katıp ele yapışmayan ve kırılmayan kıvamlı bir çamur elde ediyoruz. Azot bağlayan baklagil ağaç ve çalı tohumlarını (akasya türleri: aslan bıyığı, gülibrişim, katır tırnağı vb) ve çabuk yeşillenip toprağı gevşeten sebze tohumlarını (roka, turp vb) çamura katıp yoğuruyoruz. Tercihen fındık büyüklüğünde parçaları elde yuvarlayıp karton-gazete üzerinde bir kaç gün kurumaya bırakıyoruz. Serptiklerimizin ilk yağmurlarla çimlenmelerini dileriz.

Sarımsak Ocakları

 Evin etrafındaki toprak oldukça taşlı. Biraz belleyince sınır yapmaya yetecek iri taşlar çıkıverdi.
 Çim, saman ve  çay posasından oluşan ham kompostumuzu malç malzemesi olarak ocaklara yaydık.
 İklime daha rahat uyum sağlar diye Muğla sarımsağını, Taşköprü sarımsağına tercih ettik.

                                                      Meraklı minikler
bir karıştan az arayla sarımsakları diktik